Meditasyon ve etkin dinleme arasındaki şaşırtıcı benzerlikler

Güzel bir konser dinliyordum. Grup sahneyi sallıyordu, ses mühendisi ise miks konusunda harika bir iş çıkarmıştı. Düzenlemenin her unsurunu duyabiliyordum ve odağımı bir enstrümandan diğerine atlıyordum. Ama tüm enstrümanları aynı anda duymak istiyordum. Bu kez, o enstrümanlar arasındaki ilişkiye odaklanmak istiyordum. O anda bunun meditasyon yapmaya çalışmakla aynı deneyim olduğunu fark ettim.

Meditasyon konusunda bir uzmanlığım yok, hatta düzenli olarak meditasyon yapmıyorum ama eskiden düzenli olarak meditasyon yapardım. Bu nedenle, burada meditasyon hakkında bazı yanlış bilgiler yazarsam özür dilerim, ancak bu makalenin ana konusu bu olmadığı için bununla bir sorunum yok.

Başlangıçta, amatör bir meditasyoncu olduğunuzda, belirli şeylere odaklanmanız gerekir. En yaygın araç nefesiniz olur. Nefesiniz her zaman orada olduğu için, onu düşünmeden veya değiştirmeden nefesinize odaklanırsınız. Burnunuzdaki hisse veya karnınızdaki etkisine odaklanmalısınız. Bu kısım, bir seferde bir şarkının yalnızca bir unsuruna odaklandığınızdaki etkin dinlemeye yakın bir deneyim. O enstrümanın her nüansını, her hareketini duyarsınız. Yeterince odaklanırsanız, çalan kişiyi zihninizde bile görebilirsiniz. Hatta zihinlerini bile okuyabilirsiniz. Büyüleyici bir şey.

Birkaç hafta rehberli meditasyonla nasıl meditasyon yapılacağını öğrendikten sonra, hiçbir şeye odaklanmadan meditasyon yapmaya başladım. Yapması en zor şeydi. Sadece orada olmanız ve her şeyin kendiliğinden olmasını beklemeniz gerekiyor. Ve odaklanmadan sadece gözlemlemelisiniz. Bir kuş sesi duydunuz mu? Sadece fark edin ama ona hiç odaklanmayın. Çünkü aynı anda ortaya çıkan başka türden hisler de var. Vücut bölgelerinizdeki dokunma hissi, etrafınızdaki tüm kokular, ağzınızdaki tat ve sizin katılımınız olmadan ortaya çıkabilecek diğer tüm hisler.

O konserde, tüm enstrümanları aynı anda duymak istediğinizde de aynı yöntemi kullanmanız gerektiğini fark ettim. Kendinizle diğer her şey arasında bir mesafe yaratmalı ve sonra hiçbir şeyi kontrol etmeden sadece o anda var olmalısınız. Bu, bir şarkıyı düzenli olarak dinlemekle aynı şey değil, ona odaklanmakla da aynı şey değil.

Bir müzik parçasını çok daha ayrıntılı bir şekilde deneyimlemek istiyorsanız, bu yöntemi de deneyebilirsiniz. Önce bazı bölümlere odaklanalım, sonra her şeyden geri çekilelim ve hiçbir şeye odaklanmamaya çalışalım. Sadece o müzik parçasıyla birlikte olun ve odağınızı kontrol etmeden onu gözlemleyin. Eğer şarkı iyi bir şarkıysa, kendinizi büyük bir uyum içinde bulabilirsiniz.

İlk başta bu kavram biraz mantıksız görünebilir, ancak inanılmaz derecede ödüllendirici olabilir. Bu yöntemi uyguladığınızda, müziği eskisinden tamamen farklı bir şekilde deneyimleyebilirsiniz. Müziğin nüanslarını ve inceliklerini takdir edebilir ve müziğin her bir parçasının diğeriyle nasıl etkileşime girdiğini daha iyi anlayabilirsiniz. Ayrıca, müzik ve yaratıcıları için daha derin bir takdir geliştirmenize yardımcı olabilir. Bu yöntemi uyguladıkça, müziğin güzelliği ve müzisyenlerin ustalığı için daha büyük bir takdir kazanacaksınız.

Eğer denerseniz işe yarayıp yaramadığını bana söyleyin :)

BONUS: Bu hafta keşfettiğim bu güzel psychedelic rock albümü ile pratik yapmaya başlayabilirsiniz:

Bu makaleyi ilgi çekici bulduysanız şu makaleye de göz atmak isteyebilirsiniz: "Müzik yapımında kontrast nedir ve neden kullanmalısınız?"