İletişim Olarak Miks ve Mastering: Sound'unuzla Gerçekte Ne Söylüyorsunuz?
- Orçun Ayata
- 6 May
- 4 dakikada okunur

Çevremdeki insanların bazıları bazen yapay zekanın ilerlemesi ile profesyonellerin yerini alacağını ve sektörümün sonunun geleceğini söylüyor. Bu, günümüzde tüm yaratıcı sektörlerde yaygın bir endişe olarak da görülüyor. Biri bana yapay zekanın işimi elinden alacağını söylediğinde ona işimi baştan sona anlatmak zorunda kalıyorum.
Gerçekten, miks nedir? Sevdiğimiz şarkıların mükemmelliğine katkıda bulunan ses mühendislerinin perde arkasında yaptıkları işler neler? Her şeyi mükemmel bir şekilde bir araya getirebilen veya hatta dünyanın en büyük miks mühendislerini taklit edebilen bir yapay zeka varsa, aslında verimli olmaz mı?
Müzikte AI Aslında Yeni Değil
Bu soruları cevaplamak için birkaç yıl geriye gitmemiz ve yaratıcı yapay zekanın 2017 yılında ünlü bestecilerin tarzında sonsuz sayıda şarkı üretebildiğini hatırlamamız gerektiğini düşünüyorum. Bu 8 yıl önceydi! Referans olarak, o yıl en yeni iPhone modeli iPhone 8'di. Kendrick Lamar'ın DAMN. albümünü çıkardığı yıl. Bunu söylüyorum çünkü yapay zeka müzikte yeni bir şey değil.
Peki, bu makalenin konusu ile yapay zekanın gelişimi arasındaki ilişki ne? Eğer miks mühendislerinin işinin her şeyi harika ve muhteşem hale getirmek olduğunu düşünüyorsanız, kesinlikle yanılıyorsunuz. Bu kadar basit olsaydı, bir sanat formu olarak kabul edilmezdi. İnsanlar yıllarını becerilerini geliştirmek için harcamazlardı.
2025'te iyi ses sound eden bir kayıt yapmak hiç olmadığı kadar kolay. Sample'lar ve loop'lar tek başlarına harika sound ediyor. Synth preset'leri harika sesler içeriyor. Gitar amfi simülasyonları ve preset'leri mükemmel. Artık neredeyse tüm DAW'ların temel sesleri o kadar iyi ki, birkaç yüz dolarlık bir yazılım yatırımıyla Grammy ödüllü bir şarkı ile aynı seviyede bir şarkı yaratabilirsiniz.
AI Tool’ları ve Limitleri
Şu anda ortaya çıkan bir başka şey de, sadece birkaç saniye içinde sıfırdan bir şarkı oluşturan AI araçları. Şu anda ses kalitesi kötü, ama bence gelişecekler ve tek başlarına iyi kayıtlar yapabilecek hale gelecekler.
Ama en sevdiğimiz şarkıları düşünün. Tekrar tekrar dinlediğimiz şarkıları düşünün. En iyi sound'a sahip olanlar bunlar mı? Hayır, değil. Bizim için en önemli olanlar, bize doğru şekilde ulaşan, bizimle bir bağ kuran şarkılar. Bu yüzden iletişim, mik ve mastering'in en önemli yönüdür ve mühendisler yıllarını becerilerini geliştirmek için harcarlar.
Arctic Monkeys'in mükemmel albümü “AM”in mix'ini yapan Tchad Blake'in mix'e yaklaşımını çok seviyorum. Çok kanallı kayıtlar daha masasına geldiğinde harika sound ediyorlar ve o, onları kendi başına özel bir şey gibi sound edene kadar kasıtlı olarak onlarla oynuyor. Onları daha iyi duyurmaya çalışmıyor. Kendi başına harika duyulmarını bile düşünmüyor. Şarkının kendisine duygusal bir bağ kurmaya çalışırken ona çirkinlik katıyor ve kendi teknik becerileriyle yarattığı iletişimden memnun kaldığında duruyor.
Miks Sadece Teknik bir Süreç Değil
Harika ses kayıtları yapmanın bir başka yönü olabilir. Herhangi bir şekilde, her acemi ve her konuya yabancı kişi, miks yapmanın teknik bir beceri olduğunu düşünür; bu nedenle, EQ, kompresör, reverb, delay gibi teknik araçları veya M/S işleme veya paralel kompresyon gibi daha karmaşık şeyleri öğrenerek daha iyi mixing yapmayı öğrenebileceklerini düşünürler.
Ancak teknik beceriler, miks mastering’in sadece bir yönü. Kompresörleri bilen biri, kompresörleri kullanarak bir şarkıyı mahvedebilir ancak iyi kulakları olan biri, kompresörlerin nasıl çalıştığını bilmeden şarkıyı iyileştirebilir. “İyi kulaklar”, her rezonans frekansını hemen duyabilen veya her nüansı anında yakalayabilen kulaklar değil. O şarkı için en iyisinin ne olduğuna karar verebilen kulaklar. Bu nedenle, Rick Rubin gibi bazı prodüktörler, teknik becerileri eksik olmasına rağmen yüksek ücretler alırlar.
Evet, bir kompresör bir şarkıyı inanılmaz derecede vurucu hale getirebilir, ama o şarkının gerçekten vurucu olması gerekiyor mu?
Harika sound eden tek bir davul, harika sound eden tek bir kompresör ayarı veya harika sound eden bir şarkı için tek bir optimal frekans spektrumu olsaydı, mix mühendisleri olarak yaptığımız iş çok ama çok sıkıcı olurdu. Ama her kararın sonuçlarını düşünmek zorunda olduğumuz için bu çok eğlenceli bir iş. Bazen şarkı kesinlikle çok güçlü davullara ihtiyaç duyar, ama bazen miksin içinde gömülmeleri gerekir ve bazen bir sonraki bölümü daha da büyük hale getirmek için bazı bölümlerde susturulmaları gerekir.
Miks ve İletişim Kararları
Bunların hepsi, miks ve mastering mühendisleri ve prodüktörler olarak çözmemiz gereken bulmacalar. Bir şarkı için en iyi karar, her zaman dinleyicilerle daha iyi iletişim kurabilen karar olur.
Dinleyicilerin şarkıya eşlik etmesini istiyorsanız vokallerin sesini biraz daha açın. Dinleyicilerin davulları ve basları gerçekten hissetmesini istiyorsanız, tam tersini yapın, böylece vokalleri duymak için ses seviyesini artırmaları beklenir. Dinleyicilerin vokalleri daha samimi hissetmesini istiyorsanız tüm reverb ve delay efektlerini azaltın veya miks içinde tamamen kapatın. Dinleyicilerin vokalleri olabildiğince mistik hissetmesini istiyorsanız tüm efektleri tersine artırın.
Bu tekniği canlı konserlerde her zaman kullanırım. Bazı sanatçılar dinleyicilerine yakın olmak ve şarkılar arasında şakalar yapmak ister. Bu durumlarda yaptığım şey, şarkı biter bitmez tüm efektleri azaltmak olur. Ancak bazen tam tersi de olabilir. Sanatçı, içe dönük bir rock yıldızı olarak sahnede konuşmamayı tercih eder ve şarkılar arasında sadece “teşekkür ederim” der veya en fazla birkaç cümle paylaşır. Bu durumda, sanatçı ile dinleyicileri arasındaki mesafeyi korumak için efektlere dokunmam.
Ya da şöyle düşünün. Dinleyicilerle lo-fi, yatak odasında kaydedilmiş bir şarkı ile iletişim kurmak istediğimi düşünün. Samimi, doğru amatör ruhu, iyi niyet ve düşük bütçe ile. Bu şarkıyı bir mastering mühendisine gönderirsem ve ilk yaptığı şey kayıttaki sorunları düzeltmeye çalışmak ve yüksek frekansları ana akım seviyesine çıkarmak olursa, tüm fikri mahveder. Kayıtları olduğu gibi ele almalı, tüm prodüksiyon boyunca sürdürülen anlatıyı devam ettirmeli ve iletişim kararlarına saygı duymalıdır.
Miks Daha Basit Olabilir ama bir Kolaylık Yaratmaz
Bunların hepsi, bir kaydı mikslerken vermemiz gereken kararlar. Bu, süreci kesinlikle kolaylaştırmaz, ama kesinlikle basitleştirir. Kimsenin umursamadığı teknik detaylar yerine daha önemli yönlere odaklanarak dinleyicileri şarkıya daha iyi bağlayabilirsiniz.
Bu, teknik yönlerin daha az önemli olduğu anlamına da gelmez. Kompresörü sezgisel olarak kullanmayı bilmek, ekstra düşünme ihtiyacını ortadan kaldırır ve içgüdülerinizle hemen hareket etmenizi sağlar. En iyi ayarları bulmak için saatler harcamazsınız. Miksleme basit bir teknik süreç değildir; sadece şık görünümlü fader'lar kullanmak ve eğlenmekten ibaret de değildir. Her ikisi de miks sürecinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyor.
Yapay zeka konusuna geri dönersek, yapay zekanın benim işimi elinden alacağını düşünmüyorum çünkü bir şarkıya dinleyicilerle daha iyi iletişim kurabilecek benzersiz soundlar yaratmayı bilmeyecekler. Harika soundlu bir kayıt yaratabilirler, ancak herkes kolayca harika soundlu kayıtlar yapabildiğinde bunları yapmanın bir anlamı kalmaz. İnsanlar, dinleyicileriyle gerçek bir bağ kurmak için her zaman bizim soundlarımıza güvenmeye ihtiyaç duyacaklar. İnsan olmanın değerini de bazen unutmamak gerek, siz ne dersiniz? :)
留言